birbaba
Baby Community Member
- Katılım
- 30/6/19
- Mesajlar
- 218
Hamilelik sırasında bir bayanın vücudunda kas-iskelet sistemini direk olarak etkileyen ve sırt ağrısı ve bacak ağrısı gibi ilgili problemlerin potansiyel bir sebebi olabilecek bir dizi doğal biyolojik değişiklik meydana gelir. Hamilelikle ilgili değişiklikler tipik olarak eklemleri ve bağ dokularını içerir ve onları gevşek, esnek ve yumuşak şekle getirir. Bu değişiklikler, bel ve kalçalardaki spinal ve pelvik eklemlerde artan stres ve zorlanma ile sonuçlanır. Sırt ağrısı ilk trimester kadar erken gelişebilir ve tipik olarak hamilelik devam ettikçe artar.
Gebelikte Bel Ağrısının Tipik Özellikleri
Sırt ağrısı hamile bayanların %50’sinden fazlasını etkiler. Hamilelik sırasında herhangi bir zamanda ortaya çıkabilirken, sırt ağrısı genelde ikinci ve üçüncü trimesterlerde en şiddetli halini alır. Bel bölgesini etkileyen hamilelikle ilgili semptomlar ve belirtiler genel işlevde azalma ile sonuçlanır ve bunlarla sınırlı olmamak üzere şunları içerir:
Otururken, ayakta dururken, yürürken, nesneleri kaldırırken, cinsel ilişkide, eğilirken olduğu gibi hareket ya da aktivite sırasında başlayan ya da alevlenen değişen yoğunlukta ağrı.
Yatakta dönerken ağrı, uykusuzluk ve uyku saatlerinin azalması sebebiyle uyku bozuklukları.
Alt sırtta azaltılmış hareket aralığı.
Özellikle ikinci ve üçüncü trimesterlerde denge ve yürüme düzenindeki değişiklikler.
Bu değişiklikler çoğu zaman ağırlık merkezinin karına doğru kayması sebebiyle oluşur. Bu kayma, alt omurganın eğrisini arttırır ve sakrumun (omurganın alt sırtını kalçaya bağlayan kısmı) hafifçe geriye doğru eğilmesine neden olur. Hareketsiz bir hayat tarzı sürdüren hamile bayanların sırt ağrısı yaşama riski daha yüksek olsa da, ağır fiziksel işlerde bulunmak ya da gün boyunca aktif olmak da hamilelikte sırt ağrısı semptomlarına yol açabilir.
Bazı araştırmalar, vücut kitle indeksi (BMI) yüksek olan bayanların hamileyken sırt ağrısı geliştirme riskinin daha yüksek olabileceğini göstermektedir. Doğumdan sonra da devam etmekte olan sırt ağrısına doğum sonrası sırt ağrısı denir. Kadınların yaklaşık %72’si doğumdan sonra 1 yıla kadar bel ve pelviste doğum sonrası ağrı yaşamaya devam eder ve bu bazı durumlarda birkaç yıla kadar uzayabilir.
Hamilelikle İlgili Değişiklikler Sırt Ağrısına Nasıl Neden Olabilir?
Kadınlar hamilelik sırasında genelde 7 ila 16 arasında kilogram alırlar, ağırlık noktalarında bir kayma yaşarlar ve çeşitli hormonal ve anatomik değişikliklere uğrarlar. Bu doğal değişiklikler, alt omurga ve pelvis üstündeki baskıları ve yükleri artırarak aşağıda belirtilen değişikliklere katkıda bulunmaktadır:
Duruşta değişiklikler. Büyüyen rahim ve alt omurganın artan eğriliği, omurganın duruşunu değiştirerek alt sırt üstünde ek yükler uygular.
Kas dokusunda ve dengede değişiklikler. Bel bölgesini destekleyen ve sabitleyen paraspinal kaslar, öndeki karın kaslarının aşırı gerilmesiyle kısalır ve dengesiz duruma gelir.
Sakroiliak eklemlerde rahatsızlık. Hamilelik sırasında gevşetici hormonun konsantrasyonundaki 10 kat artış, pelvis ve beldeki bağ dokusunun yumuşamasına neden olur ve bu da sakroiliak eklemlerde rahatsızlığa yol açar.
Pelvik eklemde basınç. Pelvis, alt gövdede, yükleri üst gövdeden bacaklara aktaran dengeleyici bir yapıdır. Hormonal değişiklikler, duruş ve yürüme düzenindeki değişiklikler ve bağ yapılarındaki stres, hamile bayanlarda pelvik eklemlerde artan kuvvetlere neden olabilir.
Omurga disklerine baskı. Nadir olmakla beraber, yaklaşık 10.000 hamile kadından birinde (%1’den az ) eş zamanlı olarak bedensel değişikliklerden dolayı diskler üstünde artan stres sebebiyle lomber omurgada fıtıklaşmış bir disk gelişebilir. Fıtıklaşmış bir disk, alt sırttaki bir spinal sinir kökünü tahriş edebilir, ya da mekanik olarak sıkıştırarak semptomlarının uyluk, bacak ve/ya da ayağa yayılmasına neden olabilir.
Geçici osteoporoz. Ağırlık taşımak, özellikle üçüncü trimesterde, bazı bayanlarda geçici osteoporoz gelişmesine neden olabilir. Bu kemiği zayıflatan durum aniden gelişir ve kalça ağrısına ve kalçalarda hareket açıklığının azalmasına neden olur.
İdiyopatik skolyoz, romatoid artrit ve ankilogramzan spondilit gibi daha önce var olan bel rahatsızlıkları hamilelikte kötüleşebilir, ağrı ve diğer semptomları artırabilir.
Kas ayrılması. Rahim genişledikçe, göğüs kafesinden kasık kemiğine uzanan iki paralel kas tabakası (rektus abdominis kasları) orta dikiş boyunca ayrılabilir. Bu ayrılık sırt ağrısını kötüleştirebilir.
Stres. Duygusal stres, sırt ağrısı ya da sırt spazmları olarak hissedilebilen sırtta kas gerginliğine neden olabilir. Hamileliğinizin stresli zamanlarında sırt ağrınızın arttığını fark edebilirsiniz.
Ne Zaman Tıbbi Yardım Alınmalı?
Sırt ağrısı genelde tedavi edilmez ve bayanlar arasında hamileliğin normal ve kaçınılmaz bir parçası olarak nitelendirilir. Hamileliği olabildiğince keyifli hale getirmek ve doğumu kolaylaştırmak için sırt ağrısı ele alınmalı ve yönetilmelidir. Hamilelik sırasında uzun süren bel ağrısı, genelde doğum sonrası sırt ağrısının habercisidir. Hamile bayanlar, daha sonraki aşamalarda ağrının tekrarını engellemek için uygun sırt ağrısı tedavisi aramaya teşvik edilir.
Vajinal kanama, sağ ya da sol alt karın ağrısı, kasık ağrısı, bayılma hissi ve katranlı dışkı ile ilişkili bel ağrısı, tıbbi bir acil durum olan ve acil olarak tedavi edilmesi gerekli olan rüptüre bir ektopik gebeliği gösterebilir.
6-8 haftadan uzun süren doğum sonrası ağrılar, doğumdan sonra kronik sırt ağrısı ya da tekrarlayan sırt sorunlarını engellemek için tedavi edilmelidir. Zamanla kronik ağrı, günlük işleyişi engelleyen ve genel yaşam niteliğini azaltan psikolojik ve psikososyal olaylara yol açabilir.
Genel bir kural olarak, annenin ve büyüyen fetüsün güvenliğini sağlamak amacıyla herhangi bir alt sırt semptomu gecikmeden bir doktorla tartışılmalıdır, çünkü bu semptomlar ektopik gebelik, erken doğum ya da enfeksiyona işaret edebilir.
Gebelikte Sırt Ağrısı Tedavileri
Bel ağrısını tedavi etmek ya da daha seyrek ve daha hafif hale getirmek için yapabileceğiniz pek çok şey var:
Egzersiz yapmak: Düzenli egzersiz kasları güçlendirir ve esnekliği artırır. Bu, omurganızdaki stresi azaltabilir. Çoğu hamile kadın için güvenli egzersizler arasında yürüyüş, yüzme ve sabit bisiklet sürme yer alır. Doktorunuz ya da fizyoterapistiniz sırtınızı ve karnınızı güçlendirmek için egzersizler önerebilir.
Isı ve soğuk: Sırtınıza ısı ve soğuk uygulamak yardım edebilir. Sağlık uzmanınız kabul ederse, ağrılı bölgeye günde birkaç kez 20 dakikaya kadar soğuk kompresler (bir torba buz ya da bir havluya sarılmış dondurulmuş sebzeler gibi) koyarak başlayın. İki ya da üç gün sonra, ısıya geçin – ağrılı bölgeye bir ısıtma yastığı ya da sıcak su şişesi koyun. Hamilelik sırasında karnınıza ısı uygulamamaya dikkat edin.
Duruş: Eğilmek omurganızı zorlar. Bu sebeple çalışırken, otururken ya da uyurken uygun duruşu kullanmak iyi bir harekettir. Örneğin, dizlerinizin arasına bir yastık koyarak yan yatarak uyumak sırtınızdaki stresi azaltacaktır. Bir masada otururken, destek için arkanıza sarılmış bir havlu veya küçük bir yastık koyun; ayaklarınızı bir tabureye koyun ve omuzlarınız geride olacak biçimde dik oturun. Ayakta dururken kalçalarınızı öne ve omuzlarınızı geriye doğru çekin. Büyüyen karnınızı telafi etmek için arkanıza yaslanabilirsiniz. Bir destek kemeri takmak da yardım edebilir.
Danışmanlık: Sırt ağrısı stresle ilgiliyse, güven duyulan bir arkadaş ya da danışmanla konuşmak yardım edebilir.
Yerden bir şey almanız gerekiyorsa, eğilmek yerine bacaklarınızı çömelmek için kullanın.
Yüksek topuklu ayakkabı giymeyin. Kemer desteği iyi olan alçak topuklu ayakkabılar seçin. Unutmayın, hormonlar eklemleri gevşettiği için daha çok büyük bir ayakkabı numarası almanız gerekebilir
Sırt üstü yatmayın.
Sırt ağrınız devam ederse, başka ne deneyebileceğinizi görmek için doktorunuza danışabilirsiniz. Ağrı kesici ilaçlar almadan önce muhakkak doktorunuza danışın. Bazı durumlarda doktorunuz hamilelik sırasında güvenli olan ağrı kesici ilaçları ya da kas gevşeticileri önerebilir.