Sarılık kandaki bilirübin denen maddenin artmasıyla oluşan, ciltteki ve gözün beyaz kısmındaki sarı görünümüdür. Buna Fizyolojik sarılık denir. Fizyolojik sarılık hayatın 2-4. Günlerinde oluşur ve genellikle herhangi bir tedaviye gerek kalmadan kendiliğinden düzelir. Her yeni doğan, hastaneden taburcu olurken sarılık yönünden değerlendirilir, herhangi bir risk olmasa bile doğumdan sonra hekimin istemine göre tekrar sarılık yönünden değerlendirilir. Patolojik sarılık ise, Doğumdan hemen sonra ortaya çıkan ciddiye alınması gereken sarılıktır. Çünkü bu tip sarılıklar, anne ile bebek arasındaki kan uyuşmazlığına, anne karnında geçirilen bazı enfksiyonlara, annenin kullandığı ilaçlara ya da bebekte doğuştan bazı maddelerin eksik olmasına bağlı olarak oluşur. Bu tip sarılıklarda tedavi gerekiyorsa hemen başlanır.

Ne zaman tedavi gerekir?

Tedavi gerekliliği üç parametreye göre saptanır. Bunlar bebeğin ağırlığı, kaç günlük olduğu ve kandaki bilirübin düzeyidir. Kandaki bilirübin düzeyi topuktan alınan birkaç damla kanla kısa sürede ölçülebilir. Tedavi gerekip gerekmediğine çocuk doktoru bu parametreleri dikkate alarak karar verir.

Nasıl tedavi edilir?

2 temel tedavi yöntemi vardır: Bunlar fototerapi (ışık tedavisi) ve kan değişimidir. Bebeklerin çok büyük bir kısmında fototerapiyle yeterli sonuç alınır ve kan değişimine gerek kalmaz. Yoğun fototerapiyle tedavi edilemeyen sarılık, bebekte bir ya da birkaç kez kan değişimi gerektirebilir.

Fototerapinin yan etkisi var mı?

Fototerapinin ciddi hiçbir yan etkisi yoktur. Sıvı kaybı olmaması için bebeğin çok iyi beslenmesi gerekir. Eğer bebek ağızdan yeteri kadar beslenemiyorsa serum takmak gereklidir. Fototerapi gözde retina tabakasına zarar verebilir, bunu önlemek için bebeklere göz maskesi takılmalıdır. Battaniye şeklinde uygulanan fototerapilerde buna gerek yoktur.

Kaynak: Koru Hastahanesi Bebek İzlenim Kitapçığı